Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

“Etkili bir ders nasıl olmalıdır?”

“Etkili bir ders nasıl olmalıdır?”
29.10.2021
A+
A-

Ders Saatinden Maksimum Verim Nasıl Alınır?

 

“Etkili bir ders nasıl olmalıdır?” sorusuna Johann Comenicus’un “Öyle bir yöntem arıyorum ki öğretenler daha az öğretsin, öğrenenler daha çok öğrensin.” özlü sözü ile cevap verilebilir. Bu söz aslında öğretmenlerin rolüne ve kullanacağı yönteme vurgu yapar. “Etkili bir ders öyle bir yöntemle tasarlanmalı ki öğretmenler rehber rolünde olsun ve öğrenciler daha aktif rol alsın” diyor BÜMED MEÇ Okulları Sınıf Öğretmeni Özlem Bilge.

“Öğretmenin öğrenme rehberi ve kolaylaştırıcı rolü öğrencinin kendi öğrenme sorumluluğunu da alabilmesini sağlar. Öğretmenlerin sahnedeki bilge rolünden vazgeçerek derslerini etkili ve etkileşimli bir şekilde planlayarak uygulaması gerekir. Burada dersleri planlamanın önemine de vurgu yapmak gerekir” diye ekliyor. Ders planları ile ilgili olarak Peter Brunn, ders planlamasına yönelik birçok yaklaşımın içerik odaklı olduğunu ve öğretmenlere doldurmaları için bazı kutular verildiğini, öğrencilerin gerçekten öğrenip öğrenmemelerinde tüm farkı yaratan sorunun”nasıl?” sorusu olduğunu ifade ettiğini belirten Özlem Bilge’ye göre; bir ders saatinden en yüksek verimi alabilmek için öğrenme hedefleri belirlendikten sonra bu hedefin nasıl gerçekleştirileceği sorusunun cevabı aranmalı ve cevap detayları ile açıklanmalıdır. Verimli bir ders saatini planlarken cevaplanması gereken ilk soru, öğrencilerin dersin sonunda bilmelerini istediğimiz asıl şey nedir? sorusudur. Bu dersin son noktası öğretmenlerin ve öğrencilerin ders boyunca hedeflediği şeydir. Hedefler dersin başında öğrencilere iletilmeli, görsel veya işitsel olarak da ifade edilmelidir. Ayrıca bu hedefler dersin odak noktası olmalıdır. SMART hedefleri (belirli, ölçülebilir, ulaşılabilir, ilgili ve zamana bağlı) kullanmak, ders boyunca zamanın etkinliğini de en üst düzeye çıkarır. Belirlenen hedefin ardından “nasıl?” sorusuna aranan cevaba göre kullanacağınız yöntemlerin belirlenmesi, içeriğin sunuluş biçimi, nasıl organize edileceği, araç-gereç ve materyallerin hazırlanması gerekir”

Etkili bir ders, öğrencilerin düşünüp sorgulamasını sağlar. Öğrencilerin öğretmenle, birbirleri ile ve içerikle etkileşim kurmalarına fırsat verir. Merak ettikleri soruları sormalarına, ön bilgilerinden yararlanmalarına ve yeni beceriler geliştirmelerine olanak tanır. Öğretmenin özellikle ders planları hazırlanırken açık uçlu, sorgulamaya dayalı sorular hazırlaması öğrencilerin de bu sorular ile kendilerini ifade etmelerine fırsat vermesi gerekir.

Ders boyunca öğrencilerin düşünmesine ve tartışmasına olanak sağlanmalıdır. Öğrenciler belirtilen görüşlerle hemfikir olmayabilir veya katılmayabilir. Öğrenciler güvenli bir ortamda duygu ve düşüncelerini dile getirebilmelidir. Böylelikle eleştirel düşünen, sorgulayan bireyler olmaları için her bir öğrenciye fırsat tanınmış olur.

Derslerin verimli geçmesini sağlayabilecek bir diğer önemli konu da derslerde öğrenmenin nasıl gerçekleşeceği sorusunun yanıtlayabilecek etkili öğretim yöntem tekniklerini kullanarak dersleri buna göre yapılandırmaktır. Bu yöntemler sayesinde öğrencinin aktif rol alması, kendi öğrenme seviyelerini görebilmesi, başkaları ile iş birliği içerisinde katılımları sağlanır. Öğrencilerin öğrenme profillerine, ilgi alanlarına göre planlanan derslerden üst düzeyde verim alınabilir. Ball State Üniversitesi İlköğretim Bölümü’nde profesör olan Melinda Schoenfeldt, “İnsanlar öğrenmek istediklerini öğrenirler. İlgi alanlarını keşfeder ve bunları derslerinize uygularsanız, dikkatlerini çekersiniz böylelikle daha fazlasını öğreneceklerdir.” diyor. Öğretmenin ilgi çekici bir kostümle sınıfa gelmesi, öğrencileri şaşırtabilecek bilgiler paylaşması, derse girişlerde hikâyeleştirmenin sihirli gücünden yararlanması, konu ile ilgili şarkı, video gibi öğrencinin birçok duyusuna hitap edecek bir başlangıç yapması da derslerin verimini arttırır. Burada oyunun gücüne de değinmek gerekir. Oyunlar dersleri ilgi çekici tutmanın harika bir yoludur. Oyunlar öğrenmeyi eğlenceli hale getirir ve sınıftaki oyunlar çocuklar mutlu etmek için bir reçetedir. Derslerde enerjinin yükselmesini, konuya odaklanılmasını, kişilerarası ilişkilerin gelişmesini, içeriğin zenginleşmesini sağlayacak oyunlar oynanmalıdır.

Etkili bir öğretmen olmak önemli bir iştir ancak bu, sınıfta her zaman ciddi olunması gerektiği anlamına gelmez. John Henrik Clark “İyi bir öğretmen, iyi bir sanatçı gibi önce dinleyenlerin dikkatini çekmeli sonra dersini vermeli.” diyor. Öğrenme ortamlarında mizahı kullanmak, öğrencilerinizin öğrenmelerine eşlik ettiğinizi hissettirmek, birlikte dans edip canlandırma yapmak onların öğrenme ortamına daha rahat ve güvenli bir şekilde dahil olmalarını sağlar. Biraz daha rahat olduğunuzda öğrencilerinizin dersle daha çok ilgilendiğini görebilirsiniz.

Dersleri planlarken farklı öğrenme profillerine, ilgi alanlarına, etkili yöntem tekniklere göre tasarım yaparak nasıl öğreteceğiniz sorusuna cevap aranmalıdır. Tüm bunların yanı sıra yansıtma, değerlendirme ve geri bildirime de zaman ayırılmalıdır. Dersin başında odak noktanız olan öğrencilerin öğrenmeleri istenen şeylerin gerçekleşip gerçekleşmediği, neyin işe yarayıp yaramadığını, öğrenme boşluklarını, dersin güçlü yanlarını belirlenmesi gerekir. Geri bildirim, ders boyunca yapıldığında öğrencinin öğrenme de nerede olduğunu ve neyi daha iyi yaptığını ya da neleri daha iyi yapması gerektiğine dair bilgileri sunar.

Sonuç olarak etkili ve verimli bir ders için öğretmenler, öğrencilere rehber olarak yol gösterecek bir kolaylaştırıcı olarak da öğrencilerin kendi öğrenme sorumluluklarını aktif bir şekilde alabilecekleri öğrenme ortamları tasarlamalıdır. Loris Malaguzzi de “Etkili bir öğrenme için kıyıda durup sadece nehrin akışını izlememeli; bunun yerine birlikte suda bir yolculuğa çıkmaya hazırlanmalıyız.” diyor. Öğretmenler, öğrenme yolculuğuna öğrencileri ile birlikte çıkmalı geminin hem kaptanı hem de tayfası olarak okullarını keyifli bir öğrenme ortamına çevirmelidir.

Basın Bilgi

REKLAM ALANI